Tabu Azerbaycanca: Sözü Tapın, Cəzadan Qaçın!
Dil, bir toplumun iletişim ihtiyacını karşılayan bir araç olduğuna göre, toplumdaki her bir özellik veya değişiklik onu etkiler. Tabu ve örtmecenin de temelinde dini inançlar, gelenek-görenekler, ahlak kuralları vs. bulunduğu için, bunların dile yansıması, dilde anlatım bulması sırasında, dilin yapısını etkilememesi mümkün değildir. Yani, tabu ve örtmecenin temelinde dil dışı unsurlar devreye girmekte ve dilin anlam örgüsünde değişmelere, başkalaşmalara neden olmaktadır.
tabu azerbaycanca
Freud a göre ilkel insan bizim çağdaşımız sayılır. Tarihöncesi çağlardaki insanların geçirdiği evreler, gündelik yaşamlar, sanatları, oluşturdukları söylenceler ve mitlerde gelişim sürecimizin önceki basamakları hakkında ciddi izlere rastlar, onlarda kendimize benzerlikler buluruz. Bugün bazı topluluklarda izlerine rastlansa da Freud un deyimiyle dinsel-sosyal bir kurum olan totemizmin etkilerinin azalmasına karşılık, tabu konusu farklı biçimlere bürünerek de olsa azımsanmayacak derecede yakınımızda durur. Freud un eserini kaleme alırken belirttiği gibi Totem ve Tabu, bu alanda ele alınan ilk ciddi çalışma olmasının yanıı sıra, psikanalizin bakışı? açısıı ve bulgulamalarıyla toplum psikolojisinin kemikleşmiş? sorunlarına yönelik bir çözümleme denemesi; etnologlar, filologlar, folklorcular ve psikanalistler için kendi ilgi alanlarıyla bağlantıı kurabilecekleri bir köprü inşaasıdır.
Benim durumum farklı olduğu için evlat edinmiş bir anne olarak çok fazla zorlanacağımı, sorun yaşayacağımı düşünüyorum. Çünkü evlat edinmek ülkemizde bir tabu. Mesela ben "evladım" derken Türkiye'de hala insanlar "evlatlık" diyor. Özellikle bu soruya maruz kalıyorum. "Neden evlatlık aldın?", "Hanginizin çocuğu olmuyor?", "Bu kızların anne babaları nerde?"...